Çanakkale Devlet Hastanesi’nde PCR ile Genotiplendirme Başladı

11 Eylül 2012

Çanakkale Devlet Hastanesi’nde HBV DNA, HCV RNA ve HCV Genotiplendirme moleküler biyolojik testlerinin başladığı bildirildi.

Çanakkale Devlet Hastanesi’nden yapılan açıklamada ana bina Klinik (Tıbbi) Mikrobiyoloji laboratuarı bünyesinde Real Time (eş zamanlı) PCR (Polimeraz zincir reaksiyonu) cihazı alınmasına ve HBV DNA, HCV RNA ve HCV genotiplendirme moleküler testlerinin çalışılmasına karar verildiği belirtildi.

Çanakkale Devlet Hastanesi’nin PCR çalışması ile ilgili olarak Türkiye genelinde kamu hastaneleri içerisinde ilk 5 içinde yer aldığı belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Kronik hepatitler tüm dünyada önemli halk sağlığı problemidir. Ülkemiz HBV taşıyıcılığı yönünden orta endemik kuşakta olup bölgelere göre değişmek ile birlikte %2-8 taşıyıcılık söz konusundur. İlimizde HBV yönünden %2-3 taşıyıcılık mevcuttur. Gerek HBV taşıyıcılarının takibinde gerekse kronik HBV’li hastaların tedavi kararı ve takibinde kanda HBV DNA bakılması ve takibi kritik önem arz etmektetir.

Kronik HBV enfeksiyonunda replikasyonu gösteren en önemli kriter HBV DNA’dır. Çeşitli moleküler yöntemler ile gösterilebilen HBV DNA hem tedaviye başlamanın hem de tedaviye yanıtın takibi açısından önemlidir. HBV DNA miktar tayini viremiyi belirlemede altın standart olarak kabul edilmektedir. PCR, duyarlılığı oldukça yüksek bir tekniktir, HBsAg kaybolsa bile kronik olguların örneklerinde uzun süre PCR ile HBV DNA pozitif saptanabilir.

HCV enfeksiyonu da ülkemizde %0.5-1.8 sıklıkta görülmektedir.
HCV enfeksiyonlarının tanısında ve tanı konmuş hastaların takibinde, hızlı ve güvenilir sonuç veren PCR HCV RNA tayin yöntemlerinin kullanılması gerekmektedir.

Bu amaçla kullanılmakta olan moleküler yöntemlerde hem viral nükleik asit izolasyonunun, hem de elde edilen nükleik asitlerin çoğaltılarak saptanmasının hızlı bir şekilde yapılması hedeflenmektedir. HCV RNA kantitasyonu, immünolojik serokonversiyon öncesinde aktif viremi varlığını ortaya çıkarması açısından büyük önem taşır. Buna ek olarak HCV RNA kantitasyonu, antiviral tedavi etkinliğinin anlaşılabilmesi amacıyla hastaların takibinde kullanılan önemli bir parametre haline gelmiştir.

Günümüzde kronik HCV infeksiyonunun tedavisi pegile interferon alfa ve ribavirin kombinasyonudur ve tedavi hastaların % 50’den fazlasında başarılı olmaktadır. Tedavinin ana hedefi kalıcı viral yanıta (KVY) ulaşılması, yani tedavi bitiminden 24 hafta sonra serumda duyarlı PCR yöntemiyle HCV RNA saptanmamasıdır. Klinik sürecin takibi ve antiviral tedavinin seçiminde HCV’nin genotip tayini yol göstericidir.

Sonuç olarak hastanemiz Tıbbi Mikrobiyoloji Laboratuvarında gerçek zamanlı (real time) PCR sistemi ile HBV DNA, HCV RNA ve HCV Genotiplendirme moleküler biyolojik testleri çalışılmaya başlanmıştır.

Hastanemiz Tıbbi Mikrobiyoloji Laboratuvarında PCR çalışmaları için kontaminasyonu engellemek açısından 3 aşamalı PCR ünitesi hazırlanmıştır.

PCR çalışması ile ilgili olarak Türkiye genelinde kamu hastaneleri içerisinde ilk 5 içinde yer almaktayız.

Filtreler:
Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir