Çanakkale’de Sağlık Çalışanlarına Yenidoğan Canlandırma Kursu

19 Ekim 2009

Çanakkale Sağlık İl Müdürü Dr. İlhan Güney, dünyada her yıl 6 milyona yakın bebeğin 1 yaşına gelmeden hayatını kaybettiğini belirterek, ?Bunların yaklaşık 4 milyonu bir aylık olmadan ölüyor? dedi.

Çanakkale?de sağlık çalışanlarına yönelik Truva Otel?de düzenlenen ?Yeni Doğan Canlandırma (Neonatal Resüsitasyon) kursunun açılış konuşmasını yapan Sağlık İl Müdürü Dr. İlhan Güney, kursun önemine değinerek, ?Ülkemizde anne ve çocuk sağlığında hızlı iyileşmeler kaydedilmekle birlikte, henüz yapılması gerekenlerin tamamı ile yapılamadığı bildirilmiştir. Asfiksinin temel bir neonatal sorun olmayı sürdürmesi ve özel bir neonatal deneyimi olmayan kurumlarda sık sık neonatal resusitasyon gereksinimi doğması sebebiyle 2000 yılından itibaren Neonatal Resusitasyon Programı uygulamasına başlanmıştır. Temel resusitasyon uygulamalarının da yerleştirilebilmesi amacıyla bu konuda eğitim almış ve standart uygulamaya sahip personelin yetiştirilebilmesi için ilimizde Neonatal Resusitasyon Programı Eğitimleri daha çok önem kazanmıştır? dedi.

Konuşmasında ana çocuk sağlığının önemine de değinen Dr. Güney, ?Ana ve çocuk sağlığında öncelikli konular olan; antenatal bakımın nicelik ve nitelik olarak düzeltilmesi, her doğum için sağlıklı ve güvenli koşulların sağlanması, doğum sırasında ve erken yenidoğan döneminde her yeni doğana optimal yaklaşımın yapılması (temel resüsitasyon, ısı kontrolü erken anne sütü), yüksek riskli gebe ve yeni doğanın tanınması, uygun bakım ve sevk ilkelerinin yerleştirilmesi sağlanarak perinatal ve yenidoğan ölümlerinin önlenmesi önemlidir. Birinci basamak, ikinci basamak işbirliği ile bu amaçların gerçekleşmesine yönelik müdahaleler yapılıp genelde çocuk sağlığının düzeyinin yükseltilmesine katkıda bulunulması önem taşımaktadır. Bu çerçevede Postneonatal dönem ölümlerinin azaltılmasına yönelik sürdürülen bağışıklama, ağızdan sıvı tedavisi ve anne sütü uygulamalarının yaygınlaştırılmasıyla Postneonatal bebek ölümleri azalmaya başlamış, neonatal dönemdeki ölümler ön plana çıkmıştır. Bu programların olumlu etkileri iki kritik göstergede izlenmektedir? dedi.

?DÜNYADA HER YIL 6 MİLYONA YAKIN BEBEĞİ DAHA 1 YAŞINA GELMEDEN KAYBEDİYORUZ?

1963 yılında binde 200?ü geçen bebek ölüm hızının 2003’te de binde 29’a, 2008 yılında da binde 17,6?ya kadar düştüğünü belirten Dr. İlhan Güney, ?Anne ölüm hızının ise 1970?lerden bu yana yüzde 50 oranında azaltıldığı tahmin edilmektedir. Sağlık Bakanlığınca 1997 yılında yapılan anne ölümleri araştırmasına göre anne ölüm hızı yüz binde 54?tür. Bu oran TNSA 2008 ön raporuna göre ise yüz binde 19?dur. Bebek ölümlerinin yüzde 60?ı yeni doğan dönemi ölümleridir. Neonatal bebek ölüm hızı binde 13?tür. Çanakkale de ise bu oran binde 11,3 tür. Neonatal ölümlerin yüzde 55?i ise birinci günde olmaktadır. Dünyada her yıl 6 milyona yakın bebeği daha 1 yaşına gelmeden kaybediyoruz. Bunların yaklaşık 4 milyonu bir aylık olmadan ölüyor. Bir aylık bebek ölümlerinin 2/3 ü ilk 1 haftada, bunlarında üçte 2?si 1. günde olmaktadır. Doğumu izleyen dakikalar bebeğin uterus dışındaki yaşama uyum sağlamasına yardım edilmesi gereken kritik dakikalardır. Asfiksili bir bebeğe yaşamın ilk birkaç dakikasında yapılan girişimlerin sonuçları yaşamın niteliğini doğrudan etkileyerek tüm bir yaşam boyunca sürecek sonuçlar doğurur? dedi.

?YENİDOĞAN SORUNLARINA YAKLAŞIM HER BASAMAKTAKİ SAĞLIK KURULUŞU İÇİN STANDARDİZE EDİLMEMİŞTİR?

Yenidoğan bakımı anlamında Türkiye?de erken anne sütü uygulamalarının programlı ve yaygın bir şekilde uygulandığını da belirten Dr. Güney, ?Bu kapsamda temel resüsitasyon uygulamalarının da yerleştirilebilmesi için bu konuda eğitim almış ve standart uygulamaya sahip personelin yetiştirilmesi gerekmektedir. Dünyadaki yenidoğan ölüm nedenlerinin yüzde 33’ü doğum travması ve doğum asfiksisi, yüzde 42?si enfeksiyonlar, yüzde 10?u erken doğumla ilgili sorunlar, yüzde 14?ü konjenital anomaliler, yüzde 1?i diğer nedenler olarak sıralandığı görülmektedir. Ülkemizde yenidoğan dönemine ait sorunların gerçek boyutu ve niteliği bilinmemektedir. Yenidoğan sorunlarına yaklaşım her basamaktaki sağlık kuruluşu için standardize edilmemiştir. Türkiye Neonatal Resüsitasyon Programı?nın hedefi, yurt çapında doğum olayında rolü olan tüm sağlık personelinin standart bir neonatal resüsitasyon eğitimini alması, bu bilgi ve becerileri belirli aralıklarla yenilemesidir. Oldukça geniş kapsamlı olan bu hedefe ulaşma yolunda kurumsallaşma, kolaylaştırıcı bir unsur olmanın ötesinde bir zorunluluktur. Çok geniş bir coğrafyada, çok merkezli ve yüzlerle ifade edilen sayıda kişinin yürüteceği bir programda, öngörülen hedeflere ulaşabilmek, bunu da nitelik kaybına uğramadan gerçekleştirmek, amaca hizmet edecek ve uygulanabilir ilkeleri belirleyip, bunlara sonuna dek uymakla sağlanabilir. Bu anlamda NRP de bir dizi ilkeye bağlı kalınarak yürütülen bir programdır. Bu ilkeler ağırlıklı olarak bilimsel dayanak, hedef kitlenin seçimi, kurs standartları eğitimcilerin eğitimi ve kurumlar arası işbirliği konularındandır? dedi.

Kursta bir konuşma yapan Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü NRP Kurs Sorumlusu Dr. Tevfik Oğuz ise Türkiye?de özellikle 1980 yılından itibaren sağlık bakanlığı?nın aşılama kampanyası ile ağızdan sıvı tedavisi uygulaması ile bebek ölüm oranını ciddi oranda düşürdüğünü belirterek, düzenlenen bu kursların bu çalışmalarda etkili olduğunu söyledi.

Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü koordinasyonunda Çanakkale Sağlık Müdürlüğü Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Şube Müdürlüğü’nün organizasyonda yürütülen 3 günlük kursa 11 Uzman Doktor, 14 Pratisyen Hekim ve 49 Sağlık personeli olmak üzere toplam 74 kişi katılacak. 22 Ekim tarihinde ise daha önce bu kursa katılan 20 Uzman Doktor, 6 Pratisyen Hekim ve 28 sağlık personeli olmak üzere toplam 54 kişiye ise neonatal resüsitasyon güncelleme eğitimi yapılacak. Kurs sonu sınavda ise 100’de 85 başarı gösteren sağlık çalışanlarına sertifika verilecek.

İHA

Filtreler:
Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir