Çanakkale’de “Yeni Demokratik Anayasa” Paneli Düzenlendi

15 Ocak 2012

Güneysu Derneği’nin öncülüğünde başlatılan “Yedi İklim Yedi Kültür” projesi kapsamında gerçekleştirilen “Yeni Demokratik Anayasa İçin Çanakkale Buluşması” etkinliği yapıldı.

15 dernek ile gerçekleştirilen muhabbet toplantılarının sonunda Türkiye’nin 81 ilinden temsilciler ile Çanakkale Vakfı’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen etkinlik, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Anafartalar Kampüsü Süleyman Demirel Konferans Salonu’nda yapıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan etkinlikte ilk önce dernekler adına konuşmalar gerçekleştirildi. Konuşmacılar sivil anayasanın yapılmasında sivil toplum kuruluşlarının (STK) önemine değinerek, panelin de bu amaçla gerçekleştirildiğini açıkladılar.

Açılışta bir konuşma yapan Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara, yeni anayasanın sivil, kolay ve herkese göre farklı yorumlanmayan bir anayasa olmasının gerektiğini belirterek, “Yeni anayasanın, bir iktidar değiştiğinde o iktidara göre yorumlanabilir bir anayasa olmaması gerekir. Bu anayasa aynı zamanda kimsenin silahı olmaması gerekir. Yani anayasa, halka karşı kullanılan bir silah olmaması lazım. Partilerin de birbirlerine karşı silah haline gelmemesi gerekir. Tam tersi yeni anayasa merkezinde milletin olduğu bir anayasa olması lazım” dedi.

“TÜRKİYE BİR DARBELER ANAYASASI İLE SIKIŞMIŞ DURUMDA”
AK Parti İstanbul Milletvekilleri Metin Külünk ise, Türkiye’nin bir darbeler anayasası ile sıkışmış durumda olduğunu belirterek, “Yeni anayasa ile Türkiye’nin rahatlaması gerekiyor. Türkiye’nin rahatlaması, etrafındaki coğrafyanın da rahatlaması anlamına geliyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin önemi, etrafındaki coğrafyanın da önünü açacak önemde ve güçtedir. Bu millet de bu sivil anayasayı yapacak güçtedir. İşte 12 Haziran’da milletin iradesinin sandıkta tecelli etme biçimi bunun göstergesidir” diye konuştu.

Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna, anayasanın mutabakatla yapılması gerektiğini ifade ederek, “Demokratik sistemin temelinde diyalog vardır. Toplumun farklı kesimlerinin bir araya geldiği meclisimiz var. Bu konu da mutabakatla yürütülmeye çalışılıyor. Ama bundan yüzde yüz mutabakat sağlanması gibi bir beklentinin de olmaması gerekir. Burada toplumdan gelen taleplere yeni anayasada cevap verilmelidir. Anayasa; demokratik bir devlet yapısını bireyin ve toplumun refahını, toplumun özgürlüğünü ve mutluluğunu hedefleyen bir şekle büründürülmelidir” dedi.

“YASALAR ÜZERLERİNE YAZILI KAĞIT KADAR KIYMETLİDİR”
Açılış konuşmalarının ardından Şaban Kurt’un oturum başkanlığında “Yeni Demokratik Anayasa İçin Çanakkale Buluşması” paneline geçildi. Panelde Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, Prof. Dr İbrahim Kaya ve AK Parti Çanakkale Milletvekili Mehmet Daniş konuşma yaptı.

ÇOMÜ Röktörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, yasaların üzerlerine yazılı kağıt kadar kıymetli olduğunu belirterek, “Anayasayı değiştirdiğimiz zaman dünyanın en iyi anayasasını da yazsak sorunlar bitmez. Yeni ABD’nin, Finlandiya’nın, neresinin anayasası’nı alıp Türkiye’ye doğrudan getirelim; başına bir ay yıldız koyalım; başına da Türkiye Cumhuriyeti Anayasası yazalım; bütün sorunlarımız aynen devam eder. Hiçbir şey değişmez. Hatta bütün bu anayasaları toplayıp, en iyisini yapın, dünya anayasalar yarışması birincisi olun. Yine birşey değişmez. Burada anayasanın sembolik bir anlamının olduğuna katılıyorum. Çünkü Türk milleti uzunca bir süreden sonra kendi anayasasını; yani sivil, medeni, silahlı olmayan anayasasını yapmış olacak” ifadelerini kullandı.

“YENİ ANAYASA YAPIMINDA PARTİLERİN MUTABAKATINI ARARSANIZ DOĞRUYA ULAŞAMAZSINIZ”
Yeni anayasa yapımında partilerin mutabakatının aranması halinde doğruya ulaşılamayacağını savunan ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, “Mesela partilerin mutabakatını aramış olsaydık, Türkiye’deki bazı davalar hiç başlamamış olurdu. Ayrıca şu 10 yıldır yaşanmış olan devrimsel pek çok şey yaşanmamış olurdu. Kırılan pek çok tabuyu kıramamış olurduk. Çünkü burada suçun büyük bir kısmı partilerde. Hangi darbe ile idi hatırlamıyorum ama, bir generalin çocuğu bana anlatmıştı; 27 Mayıs darbesini yapanlardan birisinin oğlu. Muhtıra verdiklerinde meclisi kapatacakları zaman bir tek milletvekili karşı çıkmış. O da demiş ki, ‘Bu kadar sessiz bir meclisin kapatılması da haktır’. İnsanlar tankların önüne daha yeni yeni çıkıyorlar. ‘Darbelere dur de’ demeler daha yeni yeni başladı. Yeni yeni örgütlenebiliyoruz. Bunları söylerken hırsızın hiç mi suçu yok. Elbette hırsızın da suçu çok. Ama şapkayı ayıp kaçanın da suçu çok. Bu ülkede darde yapanı haklı sanan başbakanın da, bakanlarının da suçu çok. Bugün böyle kirli bir tarih yazdıysak, bu tarihi birlikte yazdık. Doğrular; mutabakat olsun ya da olmasın doğrudur. Yanlışlarda mutabakat olsun veya olmasın yanlıştır. Anayasanın yapımında parti mutabakatı aramayınız. Ama halkın mutabakatını arayın. Ben Türk halkının bugüne kadar önüne konan sandıklarda çok da hata yaptığı kanaatinde değilim. Buna 12 Eylül Anayasası’na verdiği oy da dahil. Bütün darbelerden sonra halk kararını doğru ve sağlıklı bir şekilde vermiştir. Bugün de halkın oyunda hata arayanlar kendileri yanılıyorlar. ‘Bidon kafalı’, ‘Göbeğini kaşıyan adam’ diyerek bu kişileri küçük görenlerin hep kaybetmesinin sebebi budur” dedi.

Ardından Prof. Dr İbrahim Kaya ve AK Parti Çanakkale Milletvekili Mehmet Daniş de yeni anayasa ile ilgili sunum yaptı.

İHA

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir