Çarşıda Koyun Beslemek

Bir söz vardır.
Ya bu diyardan gideceksin, ya da bu deveyi güdeceksin.
Ölçülmüş biçilmiş, ondan sonra söylenmiş bir söz.
Her şeyiyle, yüzde yüz doğru bir söz.
Köyden, kasabaya göç edeceksin. Kasabaya gelirken, koyunları da getireceksin.
Gelme kardeşim! Bildiğin tek iş koyun, keçi beslemekse, Yenice’ye gelme.
Köyünde kal. Köyünün geniş arazilerinde çobanlık yap.
Ne yaparsan yap tarlalarda, ormanın içinde.
Ne işin var o zaman Yenice de.
Çobanlıktan başka bildiğin bir şey yoksa, niye geldin Yenice ye
Yenice küçük yer. Belki tam bir şehir değil.
Değil amma.
Değil denmesine de, sebep sensin.
Derme çatma bir yer yapmışsın. İçine koymuşsun otuz/kırk koyun. Beş koyuna da birer çan bağlamışsın. Tokur, tokur.
Çan sesine göre, takip ediyorsun koyunları.
Çan sesi, “Metem” tarafından geliyor. Koyunlar meslek lisesi bahçesinde. Güzeeelll. Ot çoktur, okulun bahçesinde.
Çan sesi, sağlık ocağının arkasından geliyor. Harika. İlçe Tarım‘ın bahçesinde bir boy ot var.
Çan sesi, halı sahanın oraya indi. Belediyenin çimleri ve fidanları güzeldir. Bu akşam süt bol olacak.
Şimdi yukarıda yazdıklarım palavra mı Yoksa yalan mı
Vallahi billahi doğru.
Bir sürü koyun.

Şangır, şungur geziyor Yenice’nin içinde. Başıboş. Arkalarında kimse yok.
Sağlık ocağının arkasında, belediyenin yaptığı yürüyüş yolu üstünde. Bir sürü koyun. Koçta var. Kuzuda var. Koyunlarda çanda var. Bir çoban yok. Bir sahipleri yok.
Belediyenin diktiği fidanlara, çekiyorlar tırpanı. Kimse, “höyt” demiyor.
Yazık, emek verilerek dikilmiş fidanlara. Yaprakları koyunlar tarafından yenmiş, çırpıları kalmış.
Pek yakında Camlı Kahve önünde, asmanın altında bir koçtan boynuz yerseniz, bir koyun çayınızı devirirse şaşmayın.
Hele sırtında torbasıyla, elinde koca bir değnekle, havuza koyun sulamaya bir çoban gelirse hiç şaşırmayın.
Birisi de koyunlarını, Çarşı Camii Şadırvanı altına iğreklendirmeye (gölgede koyunların yatması) getirirse inanmam demeyin.
Bir başkası, pazar yerindeki meşenin altına bir kuzu kaşağı (kuzu barınağı) yaparsa hiç şaşırmayın, aptallaşmayın.
Vallahi, birileri benden önce davranıp yapmazsa, Sazaklıların dükkânın önündeki meşe ağacının dibine bir saya yapacağım.Yüz kadar koyunu alsın içi.
Şimdi, düşünün Allah Aşkına!
Yenice nin içine, bir sürü koyunu salıvermek, akıl işimi
Doğru mu
Azıcık kendisinde düşünce kırıntısı,akıl olan birisi bunu yapar mı
Yarın bir koyun sürüsü, Hükümet Konağı önünde otlamaya başlarsa şaşırmayın. Koyunların sahibi, iyiymiş burası deyip, elinde bir kırklık koyunları kırkmaya da başlayabilir. Hazır olun.
Yenice nin içine koyun salan düşüncesizler, bu terbiyesizliği de yaparlar.

Yenice nin içine koyun salana kadar, Yenice nin arazisi mi tükendi Çık şehir dışına, bir tarla içinde ne yaparsan yap.
Anlayışlı olanlar öyle yapıyor.
Yenice nin orta yerinde benim, senin pisliğine, kokuna katlanma zorunluluğum mu var
Elimden başka iş gelmez diyorsan, dön köyüne.
Hadi yallah!
Şehirde yaşamayı beceremiyorsan, hadi köyüne.
Köyüne gidince, istersen zürafa besle.

Yenice de, bu şehir içinde koyun besleme işi, gerçekten sıktı.
Birçok kişiyi tedirgin ediyor bu durum. Bir çok insan sinirleniyor bu işe. Benden bulmasın deyip geçiyor.
İnsanlar, komşuları ile yüz/göz olmak istemiyorlar, susuyorlar.
Koyun sahipleri anlamak istemiyor. İşlerine devam ediyorlar.
Mutlaka bu koyun sevdalılarına, dur diyecek birileri vardır.
Herhalde, Yenice nin bir sahibi vardır.

Bu işe bir çözüm bulunmazsa, bir yabancının Yeniceye gelip bu durumu gördüğünde;
Burası büyükçe bir köy, hala çarşıda koyunlar, inekler geziyor , dediğinde kimse alınmasın, darılmasın.

Azıcık teselli vereyim kendime.
Bu işle sadece Yenice de olmuyor, ne yazık ki.
Adam, köyünden İstanbul a geliyor. Belediyenin çiçekliğinde ya da yeşil alanlarda hayvan besliyor.
Kimisi apartmanın sekizinci katına bir inek yavrusu (buzağı) koyuyor. Bir sene sonra dışarı çıkarmak için belediyeden yardım istiyor. El insaf.
Adam, kargadan başka kuş tanımıyor ki.
Tek bildiği iş, koyun beslemek.
Bu nedenle büyük metropolleri bile, büyük birer köye döndürdük.
Eğitim işi bu.
Eğitimi de bırak.
Anlayışlı olmak işi.
Çevreye, içinde yaşanılan topluma saygılı olma işi.

Yağ ekmeğe yapışmıyor diye bir söz vardır.
Yenice nin içinde koyun otlatmak, doğru bilinen hiçbir şeye yapışmıyor.
Yapışacaksın koyun sahibinin yakasına, o zaman düzelir bu işler.
Basacaksın cezayı.
Yaptığı işin ürküttüğü kurbağaya değmediğini anlayacak koyuncu efendi.

Zaten bize, çöpleri dağıtıp ortalığı toz duman eden köpekler yetip artıyor.
Her sabah, çöp kutularının dağınıklılığı belediye işçilerinin işini daha da ağırlaştırıyor.
Birde, koyunlar alışmasın çöp kutularına.
Karpuz kavun kabuğu peşinde, koşmaya başlamasınlar.
Bilirim ben, koyunların huyunu. Sürü psikolojisini.
Bak o zaman, Yenice içindeki yarışa.
Bir sürü koyun, yarış eder artık. Çöp kutusundan, çöp kutusuna.
Koyunlar, bir Kışlalar Mahallesi nde, bir Eski Yenice Mahallesi nde.
Yeni Mahalle ile Kurtuluş ta alır nasibini.
Hacı Hasan Mahallesi ndekiler ne yaparsa yapsın.
Koyunların sahibi, çöp kutularına yeteri kadar karpuz kabuğu atmıyorsunuz diye birde mahalle sahiplerine baskı yapar mı
Bak o zaman çatırtıya.

Bu koyun besleme işi baya iyi olacak galiba Yenice de.
Birkaç koyunda ben mi alsam acaba
Bakarım Yence’nin içinde.
Nasıl olsa, yeşillik çok. Karışan yok.
Belediyede çimlere iyi bakıyor.
Otta var.Ulen bi sölen bakim.
Bilen va mı
Ucuz goyunu nerde bulciz
Çal a mı gidem, Sivan a mı Çakıoba da vamıdır acep
Çift guzuluyan, goyunladan alim ben.
Gosgoca Yence, gırk goyuna gatlanamazmıkine. Benim on goyuna mı gatlanamicekle.

Alcim ulen, on goyunda ben alcim.
Sazaklılan dükkanın önüne meşe ağacının altına saya yapcim ya.
İki senede yaparım kırk goyun.
Gel keyfim gel.

Vallahi, yukarıdaki koyun alma fikri bana ait değil. Akşam Osman uyuyamamışta, sandalyede şekerleme yaparken sayıklıyor. Benim dediklerimi duydu mu ne
Galiba, Osman ayakkabı boyama işinden bıktı.
Koyun işine girecek.
Akıllı adam.
Nede olsa Yenice gibi geniş bir mera var.
Bakarsın, beşyüz koyun sahibi olur garibim.
Yenice Düğün Salonu nun arkasına da bir saya (koyun ve keçilerin yattığı yer.) yapma fikrini bizden duyup kapmış. Bir gece konduruverir sayayı..
Gel keyfim gel.
Fülülü.. Fülülü..
Koyuuunnn geeeeliiirrrr yaaataaaaa yataaaaaa
Çamurrrrrlaaaaaaaaraaaa baaaaaattaaaaaaa ..
Fülülü.. Fülülü..
Hoyha. Hoooooyyyyyy
Çal kavalı, Osman.
Geceleri, köpekleri salmayı unutma.
Kaptırırsın koyunları.

Filtreler:

Şuayip Odabaşı Son Yazıları...

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir