Yeniden Düzenlenen 57. Alay Şehitliği Ziyarete Açıldı

24 Nisan 2011

OPET’in 2006 yılında Gelibolu Yarımadası’nı çağdaş bir görünüme kavuşturmak için başlattığı “Tarihe Saygı Projesi” kapsamında yeniden düzenlediği 57. Alay Şehitliği, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun da katıldığı törenle ziyarete açıldı.

Düzenleme çalışmalarına 2011 yılı Ocak ayında başlanan 57. Alay Şehitliği’nin açılış töreni, hükümet, Türk Silahlı Kuvvetleri, Çanakkale Valiliği ve OPET çelenklerinin anıta konulması ile başladı. Saygı duruşu, saygı atışı ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından günün anlam ve önemi ile ilgili konuşmalar yapıldı. 2. Kolordu Komutanlığı yetkileri tarafından 57. Alay’ın tarihçesinin okunmasının ardından OPET Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk bir konuşma yaptı. Öztürk, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Park Müdürlüğü ile OPET Petrolcülük Anonim Şirketi’nin ortaklaşa hazırladığı projenin Çanakkale Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından onaylanmasının ardından ocak ayı başında yeniden düzenleme çalışmalarına başlandığını ve yaklaşık 4 ayda çalışmanın tamamlandığını belirterek, “Şehitlerimize olan minnet duygularımızın göstergesi olarak şehitliğin aslına sadık kalınarak yeniden yapılandırılmasından peyzaj düzenlemesine kadar tüm çalışmaları tamamlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Yapılan bu düzenleme çalışmaları sırasında şehitlik içindeki yanlış isimler düzeltilirken, 322’si mezar taşlarında, bin 495’i anıtta olmak üzere toplam bin 817 şehidimizin adı da tek tek burada yazıldı” dedi.

“TÜRK MİLLETİ TARİH BOYUNCA BARIŞ İÇİN VAR OLMA MÜCADELESİNİ HEP BAŞARI İLE VE ALNININ AKIYLA VERMEYİ BİLMİŞTİR”

Törende konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise, şehitlerin yurt sevgisi ve sarsılmaz bir iradeyle cesur ve kahramanca verdikleri bu mücadeleyi, cumhuriyetin temellerine canları ile kattıkları bu harcı unutmadıklarını ve unutmayacaklarını belirterek, “Onlara şükran borcumuzu ifade etmek için kelimeler yetmese de, bugün şehitlerimizin ruhunu şadetmek için bizlere düşen aziz hatıralarının önünde saygı ile eğilmenin yanı sıra, uğruna canlarını verdikleri bu vatanı dünyanın en ileri ülkelerinden birisi haline getirmek olmalıdır. Bu itibarla bizler için bugün mücadelenin mahiyeti değişmiştir. Artık elimizde silah cephelerde savaşmamız gerekmiyor. Ama günlük hayatın pek çok alanında farklı farklı konularda vatanımızın bekası, milletimizin onuru ve daha ileri götürülmesi için sayısız mücadeleler vermek zorundayız. Öncelikle vatan topraklarında her bir vatandaşımızın özgürlüklerinin pekiştirilmesi, uluslararası alanda onurlarının korunması ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi için var gücümüzle çalışmak zorundayız. Ayrıca dünyanın değişik ülkelerinde başta vatanımızın, vatandaşlarının çıkarları olmak üzere canla başla çalışmamız gerekiyor. Nitekim bizler de bugün şehitlerimizin hatıralarına ve ülkemiz için yaptıklarına yakışan bir gelecek inşa etme yolunda kararlılıkla çalışmaya devam ediyoruz. Dış politikamızın temel şiarı olarak benimsediğimiz Büyük Atatürk’ün ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ deyişi doğrultusunda daima barış ve istikrarın olabildiğince geniş ve küresel ölçekte tesis edilmesinde çaba sarf ediyoruz. On yıllarca süren savaşlarda yüz binlerce vatan evladını şehit vermiş vatanın mensubu olarak barışın değerini çok iyi biliyor ve tek bir insanın bile kılına zarar gelmemesi için gayret gösteriyoruz. Tarihimizden edindiğimiz tecrübeler ışığında barış ve işbirliğine dayalı bir dünya düzeninin oluşması için çalışıyor, bu amaç doğrultusunda vizyonel yapıda hareket ediyoruz. Başta komşularımız olmak üzere hangi ülke ile olursa olsun sorunlarımızı geride bırakmak, yapıcı bir karşılık oluşturmak, ortak çözümler üretip bunları hayata geçirme konusunda adımlar atıyoruz. Bu çerçevede kin ve nefreti ortadan kaldırmak, tarihten hınç ve düşmanlık yerine dostluk ve işbirliği çıkarmak, ortak geleceğimizin ortak temel taşı haline gelmesi için uğraşıyoruz. Türk milleti tarih boyunca barış için var olma mücadelesini hep başarı ile ve alnının akıyla vermeyi bilmiştir. İşte bu nedenle ülkemizi daha iyi bir yere getirme çabamızda bize ilham ve güç vermeye devam eden onurlu tarihimizi gelecek nesillere aktarmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Yapılan konuşmaların ardından İstanbul Devlet Opera ve Balesi tarafından oratoryo seslendirildi. Açılış, mehteran gösterisi, şehitlik defterinin imzalanması ve şehitliğin ziyaret edilmesi ile sona erdi. Törene Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna, Eceabat Kaymakamı Bülent Uygur, OPET Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk ile askeri ve mülki erkan katıldı.

İHA

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir