“HER UNUTKANLIK ALZEİMER HASTALIĞI ANLAMINA GELMEZ…”

22 Eylül 2016

Çanakkale Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliğine Bağlı Biga Devlet Hastanesi Nöroloji uzmanı Dr. Yusuf Bahri Demirkan tüm hastalıklar gibi Alzheimer’ın da ciddiye alınmasını ve yaşlılığın doğal bir sonucu olmadığını, dünyada 25 milyon civarında, Türkiye’de ise 250-300 bin Alzheimer hastası olduğunu topluma hastalığın iyice anlatılması gerektiğini önemle vurguladı.

Alzheimer hastalığı kişiyi adım adım yakın çevresinden, sonra kendinden uzaklaştıran, bir süre sonra da mevcut yaşamla ilgili anıların teker teker silikleştiği, en sonunda insanın kendini dahi tanımakta güçlük çektiği nörolojik bir hastalık türüdür. Alzheimer çoğunlukla psikiyatrik hastalıklarla karıştırılabilmektedir. Uzm.Dr. Demirkan’ın çağımızın hastalığı olarak gösterilen Alzheimer hakkında şunları dile getiriyor;

Yusuf Bahri Demirkan

İLAÇLAR HASTALIĞI ÖNLEMİYOR, DURDURUYOR…

“Alzheimer hastalığı unutkanlıkla başlayan bir hastalık olarak kendini gösterir. Ancak her unutkanlık Alzheimer hastalığı anlamına gelmez. Unutkanlık ile beraber beceri kaybı görülüyor ve kişilik özellikleri değişim gösteriyorsa daha dikkatli olmak gerekiyor. Alzheimer hastalığı aynen demansta olduğu gibi günlük aktivitelerin bozulmasından, ilerleyen dönemde hastanın kendini ifade edememesi, çevreyle ilişkilerinin bozulması, hesap muhakeme yeteneğinin, algılamanın bozulmasıyla ilerleyen hatta daha ileri dönemlerde hastanın kişilik değişiklikleri bir takım psikolojik belirtilerin ortaya çıkmasına neden olan bir hastalıktır. Bunun ilerleyen dönemlerinde hasta artık kendisine dahi bakamayacak duruma gelir. Yatağa bağımlı hale gelebilir ve günlük ihtiyaçlarını karşılayamayarak tamamen bağımlı bir hasta pozisyonuna dönebilir. Şuanda tedavide kullandığımız ilaçlar maalesef hastalığı önlemiyor ilerlemesini yavaşlatıyor.”

KALP İÇİN İYİ OLAN, BEYİN İÇİN İYİDİR!
Ayrıca Uzm.Dr. Demirkan Alzheimer’e yakalanmamak için yapılması gerekenleri bu şekilde sıraladı:“Kalp için iyi olan her şey beyin içinde iyidir. Genel olarak sağlıklı bir yaşam biçimi sürdürmek bu hastalığın riskini düşürmek için etkili bir yol olarak kabul ediliyor. Sağlıklı beslenme, taze sebze meyve tüketimi, hareketli olmak, sosyal hayatın içinde olmak, emeklilik sonrası üretkenliği sürdürmeye çalışmak, yeni şeyler öğrenmek, bildiklerini öğretmektir. Yani beynimiz de akü gibi kullanıldığında kendini şarj ediyor. Birtakım şeylerden emekli olduk, yaşlandık diye vazgeçersek, enerji kullanımında çok tasarruflu olan beyin hücreleri, vücudun enerjisini boşa kullanmamak için şalteri indiriyor. O nedenle beyni sürekli çalıştırmak gerekiyor.”dedi

Filtreler:
Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir