Çanakkale’de “Her Yer Festival, Her Yer Direniş”

03 Kasım 2014

Emeğin filmleri perdesini bu kez Çanakkale’de açtı. 2-8 Kasım tarihleri arasında 50’ye yakın filmi kentle buluşturacak Çanakkale İşçi Filmleri Festivali başladı. Her yıl farklı bir temayla yola çıkan, bu yıl “Her yer festival, her yer direniş” sloganıyla haziran direnişini selamlayan festivalin açılışı, maden işçilerine adandı.

1 Mayıs İşçi Bayramı’nda İstanbul, İzmir, Ankara ve Diyarbakır’da eş zamanlı olarak başladıktan sonra şehir şehir dolaşan 9. Uluslararası İşçi Filmleri Festivali, Çanakkale’ye ilk kez uğradı. Festivalin kentte düzenlenmesini sağlayan komitede DİSK Genel ? İş, KESK, TMMOB, Halkevleri, Öğrenci Kolektifleri, Çanakkale Tabip Odası ve Pan Görsel Kültür Derneği yer aldı. İşçilerin yaşamlarını, sorunlarını, emek için verdikleri mücadeleyi anlatan filmlerin yanı sıra, panellere ve film yönetmenleriyle söyleşilere de sahne olacak festival; fotoğrafçı ? akademisyen Aykan Özener’in ‘Balık Sırtında Yaşamlar ? 2’ adlı fotoğraf sergisiyle başladı.

İşçi Filmleri Festivalinin açılışı için emekçi sınıfı temsil eden balıkçıların hikayesini özellikle seçtiklerini vurgulayan Aykan Özener, Çanakkale’nin Kepez kıyılarında Türkiye’de sık rastlanılmayan ‘manyat’ tarzıyla avlanan yerel balıkçıların günlük hayatlarını, denizle ilişkilerini ve hızlı kentleşmeye rağmen ata yadigarı mesleklerini sürdürme mücadelelerini belgelediği çalışmasından izlenimlerini paylaştı.

Aykan Özener; “Manyatla balık avlama, kökü milattan önceye dayanan bir balıkçılık tekniği. Çok yorucu bir teknik aynı zamanda; grubun başı, kendi yaptıkları kulelerin üzerinden balıkların geldiğini görüp balıkçılara haber veriyor. Ağları atıp çekmek, balıkları kıyıya süpürür gibi getirmek müthiş bir güç istiyor. Balıkçıların çoğu yaşlı ve yorgun insanlar; emekli olduktan sonra çocuklarını okutmak için ikinci meslek olarak yapıyorlar. Kent buraya, Kepez kıyılarına doğru büyüyor. Çanakkale büyüdükçe balıkçılık da, bu kıyıya has bir teknik olan manyat da ne yazık ki yok olup gidecek. Onun için bu serginin Kepez’de açılması önemli ve benim için çok özel… Özellikle Kepez’de yaşayanlar sergiye gelip bu hikayeyi izlemeli” dedi. Balık Sırtında Yaşamlar ? 2 fotoğraf sergisi, Kepez Belediyesi Nikah Salonu’nda bekliyor ziyaretçilerini.

Sergi açılışının ardından, Uluslararası İşçi Filmleri Festivali geleneğindeki festival yürüyüşü gerçekleşti. Yürüyüş için İskele Meydanı’nda toplanan kalabalığa, sokağın ve direniş müziklerinin sevilen grubu Praksis, müziğiyle eşlik etti.

İskele Meydanı’ndan kordon boyunca Dr. Mümtaz Pirinçciler Meydanı’na, oradan Demircioğlu caddesine baretler ve meşalerle yürüyen grup; “Soma, Ermenek yalnız değildir”, “Maden işçisi yalnız değildir”, “Her yer festival, her yer direniş” sloganları attı. Çanakkale İşçi Filmleri Festivali Komitesi, festivali Karaman’ın Ermenek ilçesindeki maden faciasında sular altında kalan 18 madenciye, Soma’da hayatını kaybedenlere ve tüm maden işçilerine adadıklarını açıkladı. Alkışlarla ve sloganlarla yürüyerek kentte İşçi Filmleri Festivalinin başladığını duyuran kortej, çevreden de büyük ilgi topladı.

Festival yürüyüşü Morabbin Parkı’nda sonlandı. Çanakkale’ye ikinci kez gelen Praksis müzik grubu; çevre mücadelesi, emek ve maden işçileri için uyarladığı şarkılarını söylediği konserle festivale güç kattı.

İşçi Filmleri Festivali kapsamında bir hafta boyunca Çanakkale ile buluşacak filmlerin gösterimleri Erkan Yavuz Deneysel Sanat Atölyesi, Türkan Saylan Sosyal Tesisleri, Kepez Belediyesi Nikah Salonu, Yalı Hanı ve Pan Görsel Kültür Derneği’nde yapılacak, gösterimler ücretsiz olacak. Kot taşlama işçilerini ve Tuzla Tersanesini anlatan ‘Slikozis’ ve ‘4857’ adlı filmlerin yönetmenleri Petra Holzer ve Ethem Özgüven; 4 Kasım Salı günü Pan Görsel Kültür Derneğindeki gösterimlerin ardından izleyicilerle filmlerini konuşacak. Aynı gün Türkan Saylan Kültür Merkezinde “Soma” paneli de yapılacak.

İşçilerin emek mücadelesini, iş cinayetlerini, kentsel dönüşümü, göçü, dünyanın dört bir yanından direniş deneyimlerini, Gezi’yi anlatan filmlerin yanı sıra, Çanakkale Kent Hakkı Atölyesi’nin Fotoğraf ve Video biriminin Eski Tekel Şarap ve Kanyak Fabrikası alanında parkur sporu yapan gençlerle çektiği “Parkur” adlı kısa film de festival kapsamında perdeye yansıyacak. Çanakkale İşçi Filmleri Festivali 8 Kasım Cumartesi günü Gezi Direnişi Paneli ile sona erecek. Panele katılanlar kendi gezi hikayelerini anlatacak, Çanakkale’de Haziran direnişi konuşulacak.

“Bu festivallerin tekrarı yok”
Çanakkale İşçi filmleri festivali, bu yıl birincisi düzenlenen Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali’nin hemen ardından başladı. Emeğin öyküsü beyazperdeye yansırken, 7-8-9 Kasım tarihlerinde Sürdürülebilir Yaşam Filmleri Festivali de Pan Görsel Kültür Derneği’nin katkılarıyla 11 il ile eş zamanlı olarak ilk kez Çanakkale’de olacak. 10 günde 100’den fazla filmin Çanakkale ile buluşmasının kent için bir ilk olduğuna dikkat çeken Pan Görsel Kültür Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Aykan Özener; “Festival komitelerinde yer alan arkadaşlarımızla birlikte bu filmlerin Çanakkale’ye gelmesi için çok emek verdik. Önümüzdeki günlerde inanılmaz güzel filmler izleyeceğiz. Ne kadar film gösterimine katılırsanız o kadar kardır, çünkü bu filmleri bir daha hiçbir yerde izleyemeyeceğiz. Festivallerin tekrarı yok” dedi.

Çanakkale’de şimdi, film festivali zamanı… Kentin deyim yerindeyse filmle yatıp filmle kalkacağı, farklı fikirlerin paylaşım ortamı bulacağı; emeğin, üretimin, işçinin, ötekileştirilenin, ekolojinin, çevre mücadelesinin, sürdürülebilir yaşamın, sokağın, Gezi Direnişinin konuşulacağı festivallerin programlarına, kent merkezine asılan afişlerden, Pan Görsel Kültür Derneği’nin ve festivallerin sosyal medya sayfalarından ulaşılabilir.

iff.org.tr
surdurulebiliryasam.org
facebook.com/pangorselkulturdernegi

Fotoğraflar: Aykan Özener
‘ÇANAKKALE İÇİNDE’ Notu: Bu içerik Güneş Dermenci’nin izniyle, gunesinenerjisi.wordpress.com adresli blogundan alınmıştır.

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir