Libya’dan Dönen Çanakkaleli İşçi Yaşadıklarını Anlattı

04 Mart 2011

Libya’da yaşanan iç karışıklık sırasında El Beyda şehrinin Qasr kenti yakınlarındaki asfalt şantiyesinde 30 arkadaşı ile birlikte isyancıların satırlı ve silahlı saldırısına uğrayan Çanakkaleli işçi, yaşadığı korku dolu anları İhlas Haber Ajansı’na (İHA) anlattı.

Libya’nın El Beyda şehrine 40 kilometre mesafede bulunan Türklere ait asfalt şantiyesinde 3 yıldır çalıştığını belirten Çanakkaleli işçi Remzi Korkmaz (40), “Libya’da ortaya çıkan karışıklığın ardından olayların bizim bulunduğumuz bölgeye de sıçrayabileceğini düşünen bir arkadaşım, telefonla beni arayarak bulunduğumuz yere isyancıların gelebileceğini söyledi. Ben de bunun üzerine şantiyede bulunan arkadaşlarımı uyardım ve değerleri bazı eşyalarımı çeşitli yerlere sakladım. Arkadaşımın aramasından yarım saat sonra ellerinde satırlarla 4-5 kişilik bir grup şantiyemizi bastı. Bize eşyalarımızın hepsini vermemizi istediler. Bu sırada isyancılardan biri 2 arkadaşımızı alıp bulunduğumuz yerden dışarı çıktı. Biz bu sırada korkarak sonumuzun ne olacağını düşünmeye başladık. Yaklaşık yarım saat bekledikten sonra dışarıya götürülen bu arkadaşlarımız geri getirildi. Ancak bir arkadaşımızın ayağından satırla yaralandığını görünce hepimiz tedirgin olduk. Şahıslar esrar ve değişik uyuşturuculardan aldıkları için önlerini görmediklerinden her şeyi yapabiliyorlar” dedi.

“İKİ İSYANCI GRUP GÖZÜMÜZÜN ÖNÜNDE BİRBİRİNE GİRDİ”
4-5 kişilik isyancı grubun şantiyeyi basıp değerli eşyaları almaya başlamasının ardından aynı şantiyeye bu kez 15-20 kişiden oluşan ikinci bir grubun geldiğini de belirten Remzi Korkmaz, “Biz 4-5 kişilik isyancı gruptan kurtulmaya çalışırken, birden daha kalabalık bir grubun gelmesi ile şoke olduk. “Artık buradan kurtulamayız” umuduyla elimizde ne var ne yoksa vermeye başladık. Ancak yeni gelen grup şantiyenin bulunduğu bölgenin kendi arazileri olduğunu belirterek bize korkmamamızı ve bizleri koruyacaklarını söylediler. Ne olduğunu anlayamamıştık. Bu sırada ilk isyancı grupla ikinci grup arasında gözümüzün önünde büyük tartışma çıktı. Ne olduğunu anlayamadan bir de baktık ki dışarıda bulunan araçlarımız, iş makineleri, kamyonetlerimiz ve diğer bütün mallarımız bu gruplar tarafından alınıp götürüyor. Anladık ki bunlar da bize yalan söylemiş. Bu bölge onların arazisi değilmiş. Onlar da isyancı talancılardanmış. İşte o anda canımızı nasıl kurtarabiliriz, onun hesaplarını yapmaya başladık” diye konuştu.

“MISIRLI ALİ VE KOMİSER SAAD ABDÜLBASİD SAYESİNDE BURADAYIZ”
İsyancı gruplar kavga ederken arkadaşı Mısırlı Ali’nin pencereden kaçarak 4 kilometre uzaklıkta bulunan Bölge Karakol Komutanı Komiser Saad Abdülbasid’e durumu ilettiğini belirten Remzi Korkmaz, “İşte bizim kurtuluşumuz Ali’nin bu çabası ile oldu. Ali, 4 kilometre koşup durumu Komiser Saad Abdülbasid’e iletmeseydi hepimiz ölmüştük. Saad Abdülbasid, bizim durumumuzu öğrendikten sonra korumalarla 1 pikap araçla bulunduğumuz şantiyeye gelerek burada çalışan 30 arkadaşımızı evine götürüp misafir etti.

Bizlere çok iyi davranan komiserin evinde 3 gün konakladık. Bu sırada Derne’ye 40 kilometre mesafede yine bizim çalıştığımız firmaya ait ikinci bir şantiye daha vardı. Orada da 60 Türk bulunuyordu. Telefonla bizi arayan şirket yetkilileri Lamluda Şantiyesi’ne gitmemizi istedi. Bizler de bunun üzerine Komiser Saad Abdülbasid’in yardımları ve korumalarla bu şantiyeye ulaştık. 3 gün de burada konakladık” ifadelerini kaydetti.

Olaylar sırasında isyancılar tarafından cep telefonlarını çalınma ihtimaline karşı saklayan Türk işçiler, bir fırsatını bulup yapılan talanı görüntülemeyi başardı. Arkadaşları nöbet tutarken cep telefonları ile yapılan talanı görüntüleyen işçiler, bu sırada yaşadıklarını da kamera kaydına yansıması için anlattı.

“300 KİLOMETRELİK YOLU KATEDERKEN ECEL TERLERİ DÖKTÜK”
3 gün Lamluda Şantiyesi’nde konaklayan toplam 90 Türk’ün konsolosluktan gelen talimat üzerine gemiyle Türkiye’ye nakledilebilmesi için Bingazi Limanı’na gitmelerinin gerektiğini söylenmesi ile zor anlar yaşadıklarını belirten Remzi Korkmaz, “Lamluda ile Bingazi arası yaklaşık 300 kilometrelik bir mesafeyi kapsıyor. Ülkede yaşanan karışıklık sebebiyle yola çıkmanın çok tehlikeli olacağını bildiğimizden 90 kişinin Bingazi Limanı’na sağ salim nasıl ulaşabileceğini düşünürken, şirket yetkilileri özel
güvenlik ekipleri bularak 4 eskort aracıyla konvoy eşliğinde bizi sabah yola çıkardı. Korku içinde hızlı şekilde hareket eden aracımızla yaklaşık 5 saatte Bingazi Limanı’na ulaştık. Burada yüzlerce Türk ve yabancı uyruklu kişiler kendilerini kurtaracak gemileri bekliyordu. Limana bağlı Türk savaş gemisi “İskenderun”u görünce çok duygulandık. Bir Türk olarak inanın orada ülkemle gurur duydum. Yabancı ülke vatandaşları ülkelerinin kendilerini kurtarmak için bir çaba sarf etmediklerini belirterek Türkiye’ye hayran olduklarını belirtiyorlardı. Türklerin dışında yabancı ülke vatandaşlarını da gemimiz aldı. İnsani olarak bütün ülkelere de örnek olan bu davranış, orada bulunan herkesi Türkiye’ye hayran bıraktı. Uzun süren bir yolculuğun ardından da önce Marmaris’e, ardından da memleketim Çanakkale’ye geldim” dedi.

“YİNE YURT DIŞINA ÇALIŞMAYA GİDECEĞİM”
Libya’da başına böyle bir olay gelmesine rağmen ekmek parası için çalışmaya mecbur olduğunu da belirten Remzi Korkmaz, “Çalıştığım şirket olayların ardından bizi hiç bırakmadı. Sürekli bizimle temasa geçerek yardımcı oldu. Ekmek parası için bundan sonra da çalışmaya devam etmem gerekiyor. Şirket yetkililerimiz bizi nerede görevlendirirse yine orada ç talancılardanmış. İalışacağım. Bu Libya da olabilir, başka bir ülke de. Ekmek parası için buna mecburum” şeklinde konuştu.
Bu arada, Çanakkale’de uzun süredir görüşemediği arkadaşları ile hasret gideren Remzi Korkmaz’a vatandaşlar da geçmiş olsun dileklerini iletti.

İHA

Filtreler:
Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir