Protesto Öncesi Rektör Laçiner’e Destek Verdiler

Çanakkale’de, yarın bazı sendika ve sivil toplum kuruluşları tarafından Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner’e tepki amacıyla yapılacağı duyurulan yürüyüş ve basın açıklamasına bir grup akademisyen ve öğrenciden tepki geldi. Rektörlük önünde bir araya gelen öğretim elemanları ve öğrenciler bir basın açıklaması yaparak Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner ve üniversiteye yönelik yapılan eleştirileri kınadı. Ayrıca ÇOMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi bahçesinde saat 13.30’da tüm doktorlar adına Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Emine Coşar, Tabipler Odasıyla ilgili bir basın açıklaması yaptı.

Öğretim elamanları adına Yrd. Doç. Dr. Harun Yıldız, ÇOMÜ Öğrenci Konseyi adına Evren Tan ve öğrenci toplulukları adına Mehmet Başkavak birer açıklama yaptılar.

“ÇOMÜ VE ÇANAKKALE SAHİPSİZ DEĞİLDİR”
Öğretim elamanları adına Yrd. Doç. Dr. Harun Yıldız, ÇOMÜ’ye karşı geçmişteki rantını kaybetmiş bazı marjinal kişi ve gruplar tarafından yapılan saldırıları nefretle kınadıklarını açıklayarak şunları söyledi:

“ÇOMÜ ve Çanakkale sahipsiz değildir. Üniversitemize dönük ithamlar gerçekçi değildir. Hiçbir somut zemini yoktur. Birileri Çanakkale ve Üniversitemizi karşı karşıya getirerek kentimizi ve ÇOMÜ’yü 1970’li yılların anarşi ortamına çekmeye çalışmaktadır. Kirli oyunun farkındayız. ÇOMÜ’lü öğretim elemanları olarak bu çirkin oyunları kınıyoruz.”

“REKTÖRÜMÜZÜN VE YÖNETİMİMİZİN HER ZAMAN YANINDAYIZ”
ÇOMÜ Öğrenci Konseyi adına açıklama yapan Konsey Başkanı Evren Tan, Rektör Laçiner’in ve üniversite yönetiminin her zaman yanlarında olduklarını açıklayarak şunları söyledi:

“Yılın bu son günlerinde 2013’e temiz girmek istiyoruz sloganıyla bir kampanya başlatılarak Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Sedat Laçiner istifaya çağrılmıştır. Her şeyden önce unutmayalım ki Rektörümüz Prof. Dr. Sedat Laçiner, üniversitemiz akademisyenlerinin oy çokluğuyla seçilmiştir. Üstelik öğrencilerin görüşüne başvurmadan Rektörümüzün istifasını istemek manidar bir harekettir. Kendisinin üniversitemize yaptığı azımsanamayacak düzeydedir. Ayrıca istifa taleplerinin bu konudaki girişimlerinin belirli ideolojik kavramlar, belirli ideolojik oluşumlar tarafından yürütüldüğü görülmektedir. Böyle bir girişimin üniversitemizde okuyan arkadaşlarımızın daha çok kutuplaşmasına, tahriklere kapılmasına ve kargaşa ortamı oluşmasına sebep olacağından endişe etmekteyiz. Öğrencileri belirli bir kavganın kısır ideolojik çekişmelerin içine sokmaya çalışmanın, bundan rant sağlamaya çalışmanın, soğuk savaş döneminden kalma argümanlarla kamuoyunu yanlış bilinçlendirmenin özelliklede öğrenciler için önemli olan final haftasında gerilimi tırmandırmanın hiç kimseye yarar sağlamayacağı kanaatindeyiz. Şunu da belirtmekte fayda var ki bu tür kısır çekişmeler her şeyden önce üniversitemize zarar vermektedir. Tam da öğrenci arkadaşlarımızın final sınavları öncesinde böyle bir yürüyüşün düzenlenmesi, ayrıca bildirilerin üniversitede dağıtılması arkadaşlarımızın sınavlarına çalışmasını olumsuz etkileyebilir. Saygıdeğer hocalarımızdan bazıları ve bir takım sendika ve dernekler neden bu tüp bir yola başvurmaktadırlar. Yoksa bu tip yolların kargaşaya çıktığı konusunda tarihten halen ders alınılmamış mıdır? ÇOMÜ Öğrenci Konseyi, öğrenci arkadaşlarımızın tüm taleplerini savunmuş ve savunmaya devam edecektir. Bir kez daha söylemek isteriz ki tüm öğrenci arkadaşlarımıza kapımız her zaman açıktır. Zira öğrenci arkadaşlarımızın haklarını aramasının en doğal işleyişi budur. 2012 yılını bitirmek üzere olduğumuz şu günlerde başta öğrenci arkadaşlarımız olmak üzere herkesi sağduyuya davet ediyoruz. Sayın Rektörümüzü ve yönetimimiz her zaman yanındayız.”

“ÇOMÜ’NÜN BAŞARISINA EN BÜYÜK KATKIYI REKTÖR LAÇİNER SUNUYOR”
Öğrenci Toplulukları adına açıklama yapan Mehmet Başkavak ise, ÇOMÜ’nün Türkiye’nin geleceğini inşa etmede önemli bir noktada bulunduğunu ve dünyanın en iyileri arasına girmeye çalıştığını vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti:

“Türkiye son yıllarda hızla büyüyor ve bu büyümeye de en büyük katkıyı üniversiteler sunuyor. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi de, Türkiye’nin geleceğine inşa etmede önemli bir noktada bulunuyor ve dünyanın en iyileri arasına girmeye çalışıyor. ÇOMÜ özellikle son yıllarda aklı temel alan, bilim ve öğrenci merkezli anlayışı ile diğer üniversiteler arasında farkını gösteriyor. Bölüm başkanından dekanına, daire başkanından Rektörüne kadar üniversiteyi yönetenlerin geniş vizyonu, bugün Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ni Türkiye’deki diğer üniversiteler arasında öne çıkarıyor, tercih sebebi yapıyor. ÇOMÜ, tartışmasız son yılların en popüler devlet üniversitesidir, ÇOMÜ başarılıdır. ÇOMÜ’de bugün öğrenciye değer veren, onların en yetkin bir şekilde yetişmesini hedefleyen bir yönetim anlayışı bulunmaktadır. Biz öğrenciler olarak bunu çok iyi gözlemliyor, yaşıyoruz. Türkiye’nin en iyi kütüphanelerinden birine sahibiz. İstediğimiz tüm kaynaklara rahatlıkla, canımız ne zaman isterse ulaşabiliyoruz. Üniversitenin istediğimiz herhangi bir yerinde hiçbir bedel ödemeden istediğim an internete girebiliyor, bilgisayarlarda sunumlarımızı, ödevlerimizi yapabiliyoruz. Diğer üniversitelerdeki arkadaşlarımız bizleri kıskanıyor, bizlerde bunun haklı gururunu yaşıyoruz. ÇOMÜ’de bugün neredeyse tüm yerleşkeler bir şantiyeyi andırıyor. Yeni binalar, yeni birimler, kütüphaneler, spor salonları ve laboratuarlar yapılıyor. Kimin için yapılıyor. Tabii ki bizler için. Bu ülkenin geleceği için. Yiğidi öldür, hakkını yeme demiş atalarımız. Bizler bu üniversitenin öğrencileri olarak bunu en iyi müşahede edenleriz. Art niyetli, bir fikrin militanı olmuş, sağlıklı düşünemeyen, sürekli eleştiren, hiçbir şey üretmeyen kimileri gibi bakıp görmezden gelemeyiz. Biz bakıyoruz ve görüyoruz. Üniversitemiz çok yakın zamanda Türkiye’nin en iyi üniversitelerinden biri olacak. Bugün, Türkiye’nin en başarılı öğrencileri Çanakkale On sekiz Mart Üniversitesi’ni tercih ediyorsa bu değişen yönetim anlayışı ile olmuştur. Bu değişimi yaşayan 3. ve 4. sınıf arkadaşlarımız bunu çok iyi söyleyebiliyorlar. ÇOMÜ’nün bu başarısında tabii ki en büyük katkıyı da bu üniversitenin Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner sunuyor. Rektörümüz yaptıkları ve ortaya koydukları ile bu üniversite ve bizler için bir şans olduğunu gösteriyor. Bu bakımdan kendisini istifaya davet edenleri esefle kınıyoruz. Memnun değillerse de bunu kendilerinin problemi olarak görüyoruz. Defaatle vurgulamak gerekiyor ki, Bizler huzurluyuz, mutluyuz.  Anlamak istemeyenler için bir kez daha bunu haykırmak istiyoruz. Bizler huzurluyuz, mutluyuz. Fakat üzülerek belirtmeliyiz ki bu huzuru bozmaya, bizleri şer işlerine alet etmeye çalışan, bizim üzerimizden rant devşirmeye çalışanların olduğunu görüyoruz. Türkiye’yi 80’lerin kargaşa ortamına döndürmek isteyen karanlık ellerin çok yakın bir zaman önce ODTÜ’de düğmeye bastıkları anlaşılıyor. Bu arada ODTÜ’de yaşanılanları esefle kınadığımızı da belirtiyoruz. Bir öğrencinin elinde molotof kokteyli, taş sapan değil, kitap ve kalem olmalı diyoruz. Eleştiri haktır, eleştirmek lazımdır da ama bunun akla, izana ve vicdana sığması lazımdır. Bu bakımdan ODTÜ’de yaşananları kesinlikle ama kesinlikle protesto hakkı olarak değil, marjinal grupların anarşist ruhlarının dışa vurumu ve geçmişin kaotik ortamına özlemleri olarak görüyoruz. İşte bugün aynı karanlık eller, Çanakkale’de ve üniversitemizde oldukça az sayıda olanlar fakat çok gürültü yapanlar ile birlikte benim gibi bu üniversiteye sadece okumaya gelen öğrencileri bu emellerinde araç olarak kullanmak istiyorlar. Lütfen o kirli ellerinizi bizlerin üzerinden çekin artık. Sizden ve sizin gibi anarşiden beslenenlerden bıktık. Üniversitemizi de bizi de rahat bırakın. Kimse bizleri aptal yerine koymasın. Her ne yapıyorsa buyursun kendisi yapsın. Bizler öğrenciyiz, buraya kargaşa çıkarmaya değil okumaya geldik.  Bizleri sokağa çağırmayın. Enerjilerinizi bu kentin lokomotifi üniversitemizi karalamaya değil, ona katkı sunmaya harcayın. Şüphesiz ki sizin için daha hayırlıdır. Son olarak üniversiteyi Türkiye’nin ve Dünya’nın en iyileri arasına sokmak için gece gündüz durmaksızın çalışan üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner’in yanında olduğumuzu belirtiyor, saygılar sunuyoruz.”

Ayrıca ÇOMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi bahçesinde saat 13.30’da tüm doktorlar adına Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Emine Coşar, Tabipler Odasıyla ilgili bir basın açıklaması yaptı.

Doç. Dr. Emine Coşar’ın yaptığı açıklama;

“Üniversitemize, Tıp fakültemize ve hastanemize karşı yapılan her türlü organizasyonun içinde olan ve başı çekme konusunda önderliği kimseye bırakmayan tabip odasının bu tür hareket ve tavırlarını tasvip etmiyor ve arkadaşlarımızla hep birlikte kınıyoruz. Kurulduğu yıllarda doktorların haklarını koruma noktasında hareket eden tabip odası son yıllarda marjinal grupların kontrolüne geçmiş ve marjinal fikirleri savunur hale gelmiştir.

Son dönemlerde oldukça yaygınlaşan doktora şiddet olayı ne yazık ki hastanemizde de yasanmış, bir belediye başkanı tarafından meslektaşımıza sözlü ve fiziki şiddet uygulanmıştır. Kuruluş amacı doktorların haklarını korumak olan tabipler birliği, çeşitli basın yayın organlarında da geniş bir şekilde yer bulan bu olayı gündemine hiç almamış, bir kınama mesajı dahi yayınlamamış, üzüntü verici bu olayı adeta görmezden gelmiştir. Hekimler çalışma alanlarını cansiperane savunurken sevgili tabip odamız bizim yanımızdan bile geçmemiştir. Tıp Fakültesi ve Hastanemiz günden güne daha iyiye gitmekte olup meslektaşlarımız akademik alanda ve hizmet sektöründe canla basla çalışmaktadır. Bununla birlikte siyasi amaçla başlatılan karalama kampanyasında tabip odasının da yer alması bizleri derinden yaralamıştır. 250’yi aşkın doktoru ve 500′ e yakın tıp öğrencisiyle fakültemiz ve hastanemiz Çanakkale’nin en fazla tıp mensubu bulunduran kurumudur. Fakat ve maalesef ki Üniversitemizdeki tabip odası üye sayısı 2 elin parmaklarını ve aktif üye sayısı da 1 elin parmaklarını geçmemektedir. Tabip odası bu durumun neden böyle olduğunu düşünmek ve biz hekimlerin daha iyi imkanlarda çalışmamızı savunmak yerine siyasi birtakım yapılara payanda olmaktadır. Biz Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi doktorları olarak üzülerek görüyoruz ki, tabip odası marjinalleştikçe ve aşırı uç örgütsel gruplara tampon oldukça biz doktorları temsil yeteneğini kaybetmektedir. Kendilerine önerimiz bir meslek odasını kuruluşuna layık bir şekilde yönetmeleri ve asıl işleri ile yani biz doktorların özlük hakları ve sorunları ile ilgilenmeleridir. Siyasi çıkar guruplarına hizmet etmeleri değildir. Biz doktorlar böyle bir tabip odası istemiyoruz. Böyle bir tabip odası da bizleri temsil etmemektedir. Edemez de.”

Ayrıca bugün Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner 2012 yılsonu değerlendirmesi için bugün basın mensuplarıyla bir araya gelmiş ve değerlendirme toplantısında ÇOMÜ için yapılan çalışmalarla ilgili detaylı açıklamalarda bulunduktan sonra kendisine yönelik yapılan eleştirilere de açıklık getirmişti: Rektör Laçiner 2012 Yılını Değerlendirdi

[comu.edu.tr]