Samothraki’den Gökçeada’ya Defne Türk-Yunan Dostluk Festivali

13 Mayıs 2013

Bu yıl 12’ncisi düzenlenecek olan Türk-Yunan Dostluk Festivali kapsamında 4-7 Temmuz 2013 tarihleri arasında Türkiye’de Gökçeada (İmroz) ile Yunanistan’da Samothraki (Semadirek) adalarında etkinlikler düzenlenecek. Her yıl farklı temalarla farklı noktalarda yapılan festivalde bu yıl “Temiz Deniz” temasıyla yola çıkılıyor. Türk-Yunan Dostluk Festivali 4 Temmuz Perşembe günü Samothraki adasında başlayacak ve 7 Temmuz Pazar günü Gökçeada’da sona erecek. (Festival 13-15 Eylül 2013 tarihlerine ertelenmiştir.)

Türkiye ve Yunanistan arasındaki dostluk bağlarını güçlendirmek amacıyla Türkiye’de Defne, Yunanistan’da ise Nea-Dafni adıyla ortak çalışmalar yürüten Türk-Yunan Dostluk Derneği bu yıl 12’ncisini düzenleyeceği Türk-Yunan Dostluk Festivali için hazırlıklarını sürdürüyor. Festivalin tanıtımı amacıyla 11 Mayıs 2013 Cumartesi günü Gökçeada’da bulunan Anemos Hotel’de, Belediye Başkanı Yücel Atalay ile birlikte Defne Türk-Yunan Dostluk Derneği Genel Sekreteri Nilüfer Tarıkahya ve Festival Genel Koordinatörü Gazeteci Celal Başlangıç’ın katıldığı bir basın toplantısı düzenlendi. Basın toplantısının ardından Gökçeada Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Sorumlusu Gökçe Erünsal rehberliğinde Gökçeada köylerini ve festivalin etkinlik alanlarını içeren bir gezi gerçekleştirildi. Basın Toplantısına katılan Çanakkaleli ve Gökçeadalı gazetecilere Festival, Samothraki ve Gökçeada’daki gelişmelerle ilgili bilgilendirilmede bulunuldu.

Limni ve Samothraki ile Gökçeada Arasında Feribot Seferleri

Gökçeada Belediye Başkanı Yücel Atalay gümrük kapısıyla ilgili çalışmaların tamamlandığını ve bu yıl Haziran ayından itibaren Yunanistan’ın Limni ve Samothraki adaları ile Gökçeada arasında düzenli feribot seferlerinin başlatılacağını söyledi.


Gökçeada Gümrük ve Hudut Kapısı Haziran Ayında Açılacak
Başkan Atalay, toplantıda yaptığı açıklamada Samothraki, Limni gibi Yunanistan’a ait adalarla Gökçeada’nın mesafe olarak çok yakın, ancak ulaşım ve ilişki olarak çok uzak olduğunu belirterek;

“Anlamsız bir Türk-Yunan düşmanlığı var. Birileri bundan nemalanıyor. Ama biz yıllarca bir arada yaşadığımız için bunun ne kadar anlamsız olduğunu biliyoruz. Biz buradan bakınca Semadirek’i (Samothraki) nasıl görüyorsak onlar da bizi öyle görüyor. Limni’deki insanlar bizi, biz de onları merak ediyoruz. Bu festival ilişkilerin gelişmesi açısından iyi bir başlangıç olacak ve Kuzey Ege’de iyi bir sinerji yaratabilir. Derneğin festival teklifi geldiğinde Gökçeada Gümrük ve Hudut Kapısı projesi vardı. Hızlandırma talebinde bulunduk sağolsun bakan bey de kabul etti. Haziran ayı içinde açılışa gelecekler. Bu festivallerin devamlılığını sağlayarak önümüzdeki yıllarda daha uzun sürecek şekilde düzenlemeyi hedefliyoruz. Ayrıca Gökçeada-Limni-Samothraki arasında yıl boyunca değişimli deniz ulaşımının sağlanması için çalışmalar yapıyoruz.”

dedi.

“Gökçeada’dan Sağlık Hizmeti Alabilirler”
Bu yıl, Gökçeada’ya açılacak gümrük ve hudut kapısıyla birlikte Yunan adalarına seferler başlayacağını açıklayan Atalay şu görüşleri dile getirdi:

“Birbirimize olan yakınlığımızdan dolayı Kuzey Ege çanağında Yunan adalarıyla ciddi bir işbirliği geliştirerek dezavantajlarımızı avantaja çevirebiliriz. Semadirek’te hastane yok. Nüfus çok az. Gökçeada’da çok teşekküllü bir hastanemiz var. Ambulans helikopterimiz de var. Sağlık hizmetini buradan alabilirler. Ayrıca bakanlığımız Yunan Adaları’na da hizmet vermek için üç gemi hastanesi hazırlıyor. Sadece turizm açısından değil, dostlukların da gelişmesi açısından bu festivali bütün gücümüzle destekliyoruz. Yaşanan ekonomik kriz de ön yargıların kırılmasına büyük katkı sağladı. Ticari tarafı bir kenara insani açıdan çok önemli gelişmeler. Önümüzdeki yıllarda Kuzey Ege çanağındaki Gökçeada ve Bozcaada ile Limni ve Semadirek’in işbirliği ile Çanakkale ve Aleksandropolis’in de dahil olduğu bir destinasyon merkezi oluşabilir. Umarım Sürdürülebilir bir festivalden öte sürdürülebilir bir yaşam haline gelir.”

“Kalıcı İlişkiler Bırakmayı Amaçlıyoruz”
Defne Derneği yöneticileri Genel Sekreter Nilüfer Tarıkahya ile Festival Genel Koordinatörü Gazeteci Celal Başlangıç da İstanbul’a en yakın Yunan adası olan Samothraki üzerinden Gökçeada’ya ulaşım kolaylığı ve adada açılacak olan gümrük kapısı göz önüne alındığında festivalin turizm açısından son derece faydalı olacağına dikkat çektikleri konuşmalarında dernek, festival ve Samothraki hakkında bilgiler verdiler.

Festival Genel Koordinatörü Gazeteci Celal Başlangıç konuşmasında derneğin çalışmaları ve festivalle ilgili bilgiler verdi. Bu sene 12’nci festivallerini düzenleyeceklerini söyleyen Başlangıç, Türkiye ve Yunanistan’ın değişik yerlerinde festivaller yaptıklarını ancak son iki yıldır Yunanistan’daki kriz nedeniyle Fransa’nın Strasbourg ve Almanya’nın Stuttgart kentlerinde Türk-Yunan buluşmaları düzenlediklerini belirtti. Bölgeler arasında festivallerden sonra da kalıcı ilişkiler bırakmayı amaçladıklarını vurgulayan Başlangıç;

“Bu yıl Türkiye’ye dönerken gördük ki, gerçekten seçtiğimiz güzergah, Gökçeada ve Samothraki, çok uygun bir zamanda seçilmiş. İlişkiler gelişmeye başlama potansiyelini artık son noktaya getirmiş bu konuda çalışmalar da yapılmış. Biz hep festival yaptığımız yerlerde, festivalden sonra geriye döner bakarız ve orada sevinerek şunları görürüz; örneğin, festivale katılan üniversiteler arasında, gazeteciler arasında, fotoğrafçılar ve değişik meslek grupları arasındaki ilişkiler devam ediyor. En iyi katkımızın da bu olduğunu düşünüyoruz. Biz belki bir başlangıç yapıyoruz. Sonrasında ilişkilerin sürmesi de bizi sevindiriyor.”

dedi.

Defne Türk-Yunan Dostluk Derneği Genel Sekreteri Nilüfer Tarıkahya ise festivalin uzun soluklu bir hazırlık süreci içerdiğini ve kültür sanatı yani evrensel dili kullandığını, ona odaklandığını söyledi. Samothraki hakkında bilgi veren Tarıkahya, Türkiye’ye en yakın ada olduğunun altını çizdi. Adaya ulaşımın İstanbul’a 3 saat uzaklıkta olan Aleksandropolis (Dedeağaç) üzerinden olduğunu hatırlatarak Dedeağaç’ın fiyatlarının ucuz, menülerin Türkçe ve Yunanca olmak üzere iki dilli olduğu, yaz kış çok fazla türk turistin gittiği bir kent olduğunu söyledi. Türkiye’ye yakın adaların yıllarca korkularla ihmal edildiğini, Yunanistan’da meydana gelen ekonomik krizin bir anlamda ilişkilerin iyileştirilmesi açısından çok işe yaradığını ifade etti.

Samothraki (Semadirek), Ege’nin kuzey ucunda, güneydoğusundaki Gökçeada’dan 37 km, kuzeyindeki Yunanistan ana karasındaki en yakın noktadan (Dedeağaç yakınları) 48 km uzaklıkta bir ada. Yüzölçümü 178 km2 ve nüfusu 2700 civarında. 1624 metreye yükselen en yüksek tepesi Oros Fengari (Ay Dağı) havanın net olduğu günlerde Çanakkale batı sahil şeridinden kolaylıkla görülebiliyor. Yunanca ismi Trakya Samos’u (Sisam adasının Yunanca adı) anlamında Samos Thrakis’den gelmiş, Osmanlı döneminde yüksek dağ silüetine uyumlu bir isimle “Semadirek” şeklinde adlandırılmış. En önemli özelliği, adadaki ‘Büyük Tanrılar Mabedi. Mabet, helenistik dönemde bölgenin en önemli kutsal mekanı olarak kabul ediliyor. “Kanatlı Zafer Heykeli” veya “Kanatlı Zafer Anıtı” ise Yunan mitolojisi zafer tanrıçası Nike’nin MÖ 3. yüzyıldan kalma bir mermer heykeli. Samothrakili Nike olarak anılan heykel dünyanın en önemli heykellerinden birisi olarak kabul ediliyor ve 1884 yılından beri Paris’teki Louvre Müzesi’nde, kol ve baş kısımları bulunamadığı için başsız ve kolsuz bir biçimde sergileniyor.

Festivalin Bu Seneki Teması: “TEMİZ DENİZ”
Türkiye ve Yunanistan’dan dostluk ve barış gönüllülerinin kurduğu dernek yıllardır iki ülke toplumlarını bir araya getirerek karşılıklı anlayışı geliştirmek amacıyla festivaller düzenliyor. Defne-Nea Dafni Türk-Yunan Dostluk Derneği, bu sene ‘Temiz Deniz’ temasıyla 12’ncisini düzenlediği festivalle akademisyen, sanatçı, bilim adamı, gazeteci ve diplomatların da katkılarıyla iki ülke arasında köprüler kurmaya devam ediyor.

Festivalde tüm Yunanistan ve Türkiye yurttaşlarının ortak yaşam alanı olan, sadece iki yakasında yaşayanlara değil, başta Avrupa olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki insanlara ilham veren Ege Denizi’nin kıyısındaki yerleşimlerden kaynaklanan atıklarla, sanayi kuruluşlarının deşarjlarıyla, yağışların getirdiği süzülmeyle, tarımsal faaliyetlerle, denize ulaşan akarsularla kirlenme tehditi altında olduğuna dikkat çekilerek Ege Denizi’nin iki yakanın insanları için daha yaşanır hale getirilmesi, gelecek kuşaklara korunmuş, temiz, kalkınmada sürdürülebilirlik hedefini gerçekleştirerek bırakılması amaçlanıyor.

Defne-Nea Dafni Türk-Yunan Dostluk Derneği
2001 yılında Türkiye ile Yunanistan arasındaki dostluk ilişkilerini sosyal, ekonomik, kültürel ve sanatsal alanlarda daha da ileri seviyelere ulaştırmak, Türk Yunan dostluğunu, kültürel paylaşımı geliştirmek, barış ve birliktelik amacıyla her iki ülkeden aralarında akademisyen, sanatçı, bilim adamı, gazeteci ve diplomatlar tarafından kurulan Defne-Nea Dafni Türk Yunan Dostluk Derneği ismini Yunan tanrısı Apollon’un sevgisinden kaçarak bir ağaca dönüşen Daphne’den alıyor.

İlk kez 2002 yılında Bozcaada’dan ‘Dalga’ diyerek yola çıkan Türk ve Yunan Defneleri,
– 2003’te Çanakkale’de Güzelyalı’da barışın ve dostluğun ‘Rüzgar’ını estirdiler.
– 2004’te Aleksandropolis’te (Dedeağaç), Midilli’de, Assos’ta, İstanbul’da ‘Köprüler ve Duvarlar’ın peşine düştüler.
– 2005’te Selanik’ten İzmir’e ‘Limanlar’da buluştular.
– 2006’da Denizli’den Samos’a ‘Çevre, Yaşam ve Barış’ için yola çıktılar.
– 2007’de Antalya’dan Rodos’a ‘Yüzleri Yüzlerimiz’ dediler. 2008’de Aydın’dan Fourni’ye ‘Su ve Işık’ için el ele verdiler. 2009’da Kavala – Kapadokya arasında gecikmiş bir ‘Kavuşma’yı gerçekleştirdiler.
– 2010’da Ksanti’den (İskeçe) Prens Adaları’na ‘Binlerce Güvercin’ olup uçtular.
– 2011’de ise ilk kez iki ülke sınırları dışına çıkıp Avrupa’ya, Fransa’nın Strazburg kentine ‘Diyalog’larını taşıdılar.
– 2012’de Almanya’nın Stuttgart kentinde ‘Eğer’ dediler komşu geçmişlerine.
– 2013 yılında ise Samothraki ile Gökçeada arasında düzenlenecek festival ile tüm Yunanistan ve Türkiye yurttaşlarının ortak yaşam alanı olan Ege Denizi için “Temiz Deniz” için yola çıkıyorlar.

Festival Programı(Festival 13-15 Eylül 2013 tarihlerine ertelenmiştir.)
Dernek yetkilileri 10 yılı aşkın süredir ortak dil kursları, sanatsal etkinlikler, kitap yayınları, geziler ve festivaller gerçekleştiren Defne Derneği’nin bu yıl 12’ncisini gerçekleştireği Türk-Yunan Dostluk Festivali’nin programı hakkında da bilgilendirmede bulundu. Programa göre; 3 Temmuz Çarşamba gecesi İstanbul’dan otobüsle ve Atina’dan gemiyle hareket edilerek 4 Temmuz Perşembe günü Aleksandroupolis (Dedeağaç)’de buluşulacak ve Samothraki’ye hareket edilecek. Samothraki’de arkeolojik alan turu ve açılış konuşmasının ardından ‘Çevre ve Turizm’ temalı bir panel gerçekleştirilecek. Akşam ise rembetiko konseri ve sirtaki gösterisiyle sona erecek. Ertesi gün Samothraki’nin dağ köylerini içeren doğa gezisi sonrası Gökçeada’ya yola çıkılarak Tepeköy’de rehber eşliğinde bir tur gerçekleştirilecek. Festivalin üçüncü günü ise Kaleköy, Bademli, Dereköy, Kefalos ve Zeytinli’de bir takım etkinlikleri içeriyor. Dereköy’deki fotoğraf sergisi ve çamaşırhanede gerçekleşecek ‘Beyaz’ temalı performans art aktivitesinin yanı sıra Kefalos’ta “Barışa Kurulan Sofra” ile katılımcılarla birlikte ada usulü türlü pişirilecek. Ekolojik Park’ta gerçekleşecek olan ‘Çevre ve Turizm’ panelinin ardından Gökçeada Evi’nde köy kadınlarının hazırladığı ada lezzetlerinin tadına bakılacak. Akşam Zeytinli Köyü’nde düzenlenecek olan konser ile sona erecek.

Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir