Sarpedon 16 Yaşında!

11 Kasım 2013

16 yıl önce 29 Ekim’de kurulan, Çanakkale’nin en eski müzik gruplarından Sarpedon, vokalde Kerem Öztoprak, gitarda Bülent Afşar, bas gitarda Ufuk Miran, davulda Serkan Akın ile çeşitli mekanlarda sahne aldıktan sonra, 2000 yılında davulcu Serkan Akın’ın gruptan ayrılmasıyla yollarına Umut Akaltın ile devam etti. Grubun 16. yılı vesilesiyle ‘Çanakkale İçinde’ ekibi olarak solist Kerem Öztoprak’la biraz sohbet ettik:

Amfitiyatro kulislerinde çalışmaya başladılar

Kerem üniversite okumak için 1996’da Çanakkale’ye geldiğinde ilk önce tek başına çeşitli mekanlarda çalmaya başlar. Bülent ile tanışmasıyla birlikte bir grup kurma fikri gelişir. Serkan ve Ufuk’un da gruba dahil olmasından sonra her müzik grubunun başına gelen çalışma mekanı sorununu doğal olarak bu grup da yaşar. Yeni kurulmakta olan birçok grup bu ilk sorunla baş edemeyip dağılırken, Keremler bunun üstesinden gelir. O dönemde Çanakkale’de halkın sorunlarının dinlendiği, her hafta düzenli olarak yapılan “Halk Günleri” toplantısında, grup üyelerinin mekan sorununu dile getirmeleri üzerine, belediye amfitiyatro kulislerini gruba çalışma yeri olarak tahsis eder.

Bir yandan amfitiyatronun altındaki dehlizlerde yeşeren grup öte yandan da dinleyiciyle bir araya gelmek için Kerem’in hali hazırda tek tabanca çalıştığı mekan TNT’de (şimdiki Hayal Kahvesi) bir deneme yapar. İş TNT ile anlaşma yapmaya bu tek çalımlık denemeyle varır. Ancak bir sorunları vardır; grubun henüz bir ismi yoktur. O dönem mitolojiyle de ilgili olan Bülent’in gruba ismini verecek olan “Sarpedon” fikrini herkes beğenir. Böylece TNT çiçeği burnunda bir ekip olan Sarpedon’la anlaşmış ve Çanakkale dinleyicisinin uzun yıllar peşinden koşacağı bir müzik grubu doğmuş olur.

“Müzik ekonomik anlamda daha hızlı dönüştürebileceğim bir şeydi”
Grubun solisti Kerem, Seramik Bölümü’nü bitirdikten sonra bir seramik atölyesi açar. Gündüz bu atölyede çamura bulaşırken gece sahnede tozu dumana katar. Bu ağır tempo sonucunda kendisini ikisinden birini seçmek zorunda hisseder ve konuyu düşünmek için askere gider. Askerlik sonrası seramik – müzik yol ayrımında gerçekçi bir yaklaşımla, “Müzik ekonomik anlamda daha hızlı dönüştürebileceğim bir şeydi” diyerek müziğe ağırlık verir.

Jamiroquai diyebilenlerden misiniz?
Kerem 70’lerin soundunun hoşuna gittiğini söylüyor ve bu aralar sıklıkla Alabama Shakes dinliyor. Bizimle buluşmaya gelirken ise Brezilyalı grup “Jamiroquai” dinliyormuş (namı-ı diğer Jamiryo). 2009 yılında kurulan “Alabama Shakes”, ilk albümünü 2012’de “Boys & Girls” ismiyle çıkarttı. Progresif rock, roots rock ve soul gibi türleri deneyimlemekle işe girişen grup şu an Kerem’in sıklıkla dinlediği gruplardanmış. “Jamiroquai” ise 70’lerin funk akımını bugün başarıyla sürdürmekte.

Günümüz müzik endüstrisinde her ne kadar pazarlama tekniklerinin “hook”ları olmaksızın bir grubun yaşayabilmesi mümkün gibi görünmüyorsa da Sarpedon kendi halinde ama sıkı çalışmasıyla ayakta. Çanakkale’de sivrilen her grubun bir süre sonra gözünü İstanbul’a dikmesinin aksine Kerem, grubun bunu hiç düşünmediğini hatta şehir dışından aldıkları konser tekliflerini de buradaki anlaşmalarından dolayı kabul edemediklerini söylüyor.

Yeni gruplar genellikle büyük ideallerle sahneye çıkarlar. Fakat bu ideallere ya kendileri hazır değildir ya da dinleyicileri. Sarpedon’un büyük idealler yerine büyük provalarla sahne almış olması, bizce grubun başarılı olmasının önemli nedenlerinden. Kerem ise Sarpedon’un başarısını çok net olarak “aynı ekiple, uzun süre” çalışmış olmalarına bağlıyor.

Sohbet sırasında doğal olarak seyirciyi de çekiştirdik ama Kerem Çanakkale seyircisinden memnun. Tek şikayetleri bazı dinleyicilerin şarkı isterken kullandıkları üslup ki bu aslında seyirciyi de rahatsız eden bir konu, ona katılmadan edemedik. Dinleyici kitlesinin “gün geçtikçe yozlaştığı” genel kanısıyla sızlanan sanatçıların aksine, Kerem mütevazı tavrıyla, meseleyi daha çok kendileriyle dinleyiciler arasındaki giderek artan yaş farkına bağlıyor.

Neden bir erkek tek başına gidip müzik dinleyemiyor?
Kerem’i görüp sohbete katılan Yalı Han sakinlerinin genel yakınması ise bazı mekanlara damsız giremedikleriydi. Mekan işletmecilerinin çıkabilecek problemlere karşı başka çözümler üretmeleri lazım. Yani neden bir erkek tek başına gidip müzik dinleyemiyor, eğlenemiyor ki? Hali hazırda sıcacık yuvalarımıza “kızlı erkekli” bir muhabbet çöreklenmişken, eğlence mekanlarında Çanakkale müziksever damsız grubunun “kızsız” eğlenmeye de hakkı yok mu?..

Çanakkale, öğrenci yoğunluğundan dolayı müzik gruplarının ayakta kalabildiği nadir küçük kentlerden biri olmasına rağmen eğlence mekanları konserler için oldukça küçük ve bununla birlikte mekanların ses sistemleri de maalesef yetersiz. Bu şartlara rağmen müzik yapmaktan vazgeçmeyen bütün müzik gruplarımızı destekliyoruz.

Sarpedon, Hayal Kahvesi’nde haftada üç gün sahne alıyor. Anlaşılan o ki grup daha uzun yıllar Çanakkaleli müzikseverlerle birlikte olacak. Sarpedon’un 16. yaşını kutlarız.

Filtreler:
Yorumlar...

    Henüz yorum yok...

Sizin Yorumunuz...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir